Ben zaten ilk kitaptan beri ikilimizin bir devrime öncülük etmesini beklerken onların ilk yapmak istedikleri şey kaçıp gitmek oldu. Day' in kardeşini kurtarıp Cumhuriyet' i terk etmekten bahsediyorlardı. Cumhuriyet' in dehası ile halka bu kadar ilham vermiş birisi devrime öncülük etmeyecekse kim edecek? Bu kitapta sinirlendikçe sinirlendim resmen. Kitapta olanlara da, sonunda öğrendiklerimize de. Nereden başlayacağımı bile bilmiyorum.
Kitabın ilk 3'te 2' si benim için biraz sıkıcı geçti açıkçası. Özellikle Day' i okumak hiç istemiyordum. Kitap 2 kişinin ağzından bildiğiniz üzere ve ben uzun bir süre Day' in kısımlarını hızlı hızlı geçmeye çalışırken buldum kendimi. Benim için asıl önemli olan June ' un tarafında olanlardı. Olaylar Vatanseverler ile birlikte başladı ama tabii ki onlara güvenemedim. Güvenmemekle iyi de etmişim aslında. Bütün Vatanseverler' e güvenmemek değildi bu benim için. Kaede' nin her zaman kendi doğruları için savaşan bir kız olduğunu ve gerçeği gördüğü zaman bize yardım edeceğini biliyordum ama Vatanseverler olgusu ve Razor ile ilgili ters bir şeyler olduğunu seziyordum. Ne olduğunu ben bulamasam da Cumhuryiet' in dehası tabii ki çözdü. June' un zekasına, yeteneklerine ve azmine git gide daha çok hayran oluyorum zaten ama Day' in Anden' a başta neden güvenemediğini de anlıyorum. June onun sözlerine inanmış bile olsa bende başta güvenemedim, Vatanseverler' den şüphelenmek Anden' a güvenmek için yeterli bir sebep değildi ve sözleri gerçek olamayacak kadar iyi geliyordu kulağa. Ben de şüphelendim ondan ama parçalar yerine oturduğu zaman her şey anlam kazandı. Yeni Seçmen gerçekten iyi biriydi ve sistemi değiştirmek istiyordu ama sistemde yapılacak bu değişimler üst tabakaların ve Senato' nun aleyhine olacağı için Senato, Seçmen' i öldürmesi ve bu iş için Razor' ı tutmuştu. Razor da bu işi için halkın isyanını kullanarak hem insanları bir devrim yaptıklarına inandıracak, hem planların gerçekleşememesi durumunda Vatanseverler' in başını belaya sokacak hem de her şey yolunda giderse Senato' nun çıkarına sistem devam ederken orada kayda değer bir makamı bulunacaktı.
Gelelim kitapta beni sinirlendiren noktalara. Politik veya askeri zekası olmayan Tess' in tamamen duygularının etkisinde June' a güvenmeyip Day' i terk etmesi yeterince sinirlerimi bozdu sanıyordum ama belli ki daha da sinir bozucu şeyler varmış. Geçenlerde okuduğum bir kitapta esas çocuğun hasta çıkıp ölmesinin üzerine bir senaryoda en nefret ettiğim klişenin vu olduğunu yeterince vurgulayamadıysam tekrar söyleyeyim, karakterlerin sağlık sebebiyle öldürülmesine ve bunun sırf dram yaratmak için yapılmasına şiddetle karşıyım. Dram yaratmak için karakterler öldürülebilir ama bunun işe yaraması için gerçekten dramatik bir şekilde ölmeleri gerekiyor. Savaşta, bir devrim sırasında, uğruna ölünecek bir şey için haklı kavgasında ölmeleri gerekiyor, ölümlerinin bir çeşit fedakarlık olması yani. Benim gözümde o aslında kansermiş, onun aslında beyninde ur varmış gibi şeyler olunca olay bütün kahramanlık duygusunu ve dramatizmini kaybedip saf bir klişe halini alıyor. Ah bir de o esas oğlanın kıza hastalığını söylemeyişi yok mu. Bu hareketin arkasında yatan sebep ne? "Beni unutup hayatına devam edebilsin diye, kendimden soğutayım ondan ayrılayım. İlişkimiz yürümez mesajı vereyim de o ayrılık acısı çekerken bir de öleyim onun acısını çektireyim. Hayır, öleceğim kesinse bile son günlerimizi mutlu geçirmek yerine onu kendimden acı vererek uzaklaştırmak ve her şeyi ben öldükten sonra öğrenmesine izin vermek daha iyi bir seçenek." Bu aslında oldukça bencilce bir hareket olmakla birlikte ben değer verdiğim biri bana karşı dürüst olmayıp böyle bir şeyi benden saklasaydı hakarete uğramış gibi hissederdim. Yazarlar bunu bilmiyor mu, bilmek istemiyorlar mı? Görmezden gelmeyi mi seçiyorlar yani? Bu açıdan gerçekten çok sinirliyim yaşananlara. Day henüz ölmediği için sinirimin bir kısmını da içime gömüyorum hani olur da son kitapta belki ölmezse diye. Çünkü niyeyse Cumhuriyet bir veba üretip tedavisini de kusursuzca üretmeyi başarabiliyor, yarattıkları virüsün mutasyona uğrayan türleri için bile hatta. Her yarattığı rezilliği temizleyebilen bu Cumhuriyet bilim insanları sadece Day' in üzerinde yarattıkları şeyi düzeltemeyeceklerse ne anladım ben bu işten? O zaman isyanları bastırmamızın, Anden' ı savunmamızın bir anlamı kaldı mı şimdi sonunda Day yine de ölecekse.
Son kitabı bitirmeden kesin bir öfke krizine girmeyeceğim ama sinirimi bastırmak da kolay değil.
ÖNERİR MİYİM?
Bilmiyorum. Day ölecekse hayır. Yani en azından bu şekilde ölecekse hayır, dediğim gibi savaşta ölen karakterlere karşı hiçbir garezim yok ama Day ya da June bir çeşit hastalıktan ölürse, ikisinden birisi, hangisi olduğu farketmeksizin benim bu soruya cevabım hayır olur. June' u da bu işin içine katma sebebim ikinci kitapta June' un da hastalanması, son kısımda sağlıklı olduğu söylense de belli mi olur yazarımıza hiç güvenemedim bu koşullar altında.
Keyifli okumalar.
Yorumlar
Yorum Gönder