2019' a Girerken

Yeni yıla girerken, aslında saat 12' yi geçtiği için şuan 2019' dayız, biraz muhabbet etmek istedim. Henüz çok yeni bir blog olarak oldukça az kişinin bunu okuyacağını, beli de kimsenin okumayacağını biliyorum ama yeni yıla girerken sahip olduğum düşünceleri biraz dökmek istedim. 2018 yılının politik sosyal tartışmasına girmek istemiyorum zira bunun için iki nedenden birisi burası siyaset tartışmak için değil ikincisi ise farklı düşüncelere sahip kesimlerden insanların "okumak" adı altında birleşmesini istiyorum burada. Çünkü okuyarak, araştırarak, düşünerek doğruya ulaşabiliriz ve bu olduğu sürece burada da huzurlu bir fikir paylaşımı ortamı olacağına inanıyorum.

2018 yılına dair kişisel konulara değinecek olursam... Bu yıl benim üniversiteye girdiğim yıldı ve derslerime odaklandığım 2 yıl boyunca kitap okumak benim için arka planda kalmış bir eylem haline gelmişti. Bunun eksikliğini ancak 2018' in sonunda fark edebildim, üniversiteye başladığım zaman yani. Bu 2 yılda kaçırdığım çok şey oldu, yeni çıkan kitapları takip edemedim ve bu yüzden bazılarınızın çoktan okumuş olduğu serilerle henüz tanışabildim ve tekrar eski hızımda okumaya dönene kadar bu eksikliği olması gerektiği kadar hissedemedim bile. Size söylemek istediğim şey bunun beni ne kadar üzdüğüydü. Bundan önce, kitap okumadan hayatım nasıl olur hayal bile edemiyordum ama sonra kitaplar hayatımdan tamamen çıkmasa da oldukça uzaklaştılar ve o süreçte bu beni rahatsız etmedi. Kitaplar hayatıma yeniden döndüğü zaman ise sadece onlardan belli bir süre uzak kaldığım için bu uzaklığım esnasında vicdan azabı duymadığım için de kendime kızdım. Çok kızdım hem de, çünkü benim hep en çok üzüldüğüm şeylerden biri ölmeden önce okumak istediğim tüm kitapları okuyamayacağımı bilmemdi ama yine de okuyabildiğim kadar çok okumak için kendime söz vermiştim ve bu söze ihanet ettim, üstüne bundan rahatsızlık duymadım. Bunun için de kendimi asla affetmeyeceğim çünkü derslere ne kadar odaklanırsam odaklanayım gerçekten istediğim takdirde kitaplara her zaman yer açabilirdim hayatımda, bunu biliyordum ama yapmadım. İnanın bana yapmalıydım ve eğer siz de bazı şeyler için hayatınızın belli bir döneminde okumaktan feragat etmeniz gerektiğini düşünüyorsanız bu düşünceyi uzaklaştırın kafanızdan. Lütfen eğer okumayı seviyorsanız okuyun çünkü bunu gerçekten istediğiniz takdirde her zaman vakit ayırabilirsiniz. Her gün okumalısınız demiyorum ama kitap okumayı gerçekten isteyen birinin 1 hafta boyunca kitap okumaya ayıracak tek bir anı bile olmaması imkansız diyorum. Gerekirse gün içinde, toplu taşımada bile okuyabilir çünkü gerçekten okumak isteyen birisi.

Umarım yeni yılda daha az pişmanlıklarınız olur.
Umarım yeni yılda bol bol kitap okursunuz.
Herkese bolca kitap okuyacağı, nice uzun yıllar dilerim. Umarım hiçbiriniz bir kitabı yarım bırakmak zorunda kalmazsınız...

Yorumlar